ORHAN VELİ GALATA KÖPRÜSÜ

ORHAN VELİ GALATA KÖPRÜSÜ

Tarhi : 19-10-2017 11:05:09 | Yazar : ÇAĞLAR BOSTANCI
Çağlar Bostancı, Orhan Veli Kanık

Çağlar Bostancı, Orhan Veli Kanık

Galata Köprüsü

Dikilir köprü üzerine,
Keyifle seyrederim hepinizi.
Kiminiz kürek çeker, sıya sıya;
Kiminiz midye çıkarır dubalardan;
Kiminiz dümen tutar mavnalarda;
Kiminiz çımacıdır halat başında;
Kiminiz kuştur, uçar, şairâne;
Kiminiz balıktır, pırıl pırıl;
Kimimiz vapur, kimimiz şamandıra;
Kiminiz bulut, havalarda;
Kiminiz çatanadır, kırdığı gibi bacayı,
Şıp diye geçer köprü’nün altından;
Kiminiz düdüktür, öter;
Kiminiz dumandır, tüter;
Ama hepiniz, hepiniz…
Hepiniz geçim derdinde.
Bir ben miyim keyif ehli, içinizde?
Bakmayın, gün olur, ben de
Bir şiir söylerim belki sizlere dair;
Elime üç beş kuruş geçer;
Karnım doyar benim de.

Orhan Veli


Zihniyet

Orhan Veli Galata Köprüsü şiiriyle yeni bir anlayışın ve zihniyetin ürünü olduğunu okuruna hissettirmektedir. Şairde söyleyici (Orhan Veli), gerçek bir mekân olan Galata Köprüsü’nün üzerine dikilmiş ve olan biteni bir “gözlemci” ve “seyirci” olarak seyretmektedir. Orhan Veli hiç bir sanat kaygısı gütmeden gördüklerini en sade şekilde okuruna sunmaktadır.  Bu bakış tarzı 1940’larda sokağı ve sokaktaki insanı günlük dille anlatma gayretinin bir sonucudur. Orhan Veli’nin şiire bakış tarzı hayatın ve gündelik olanın içinde arayan bir zihniyeti temsil etmektedir. Orhan Velini bu tarzıyla şiir sokaklara çıkmış, sokağın diliyle “küçük insanın” dertlerini, onun düşünce açısını ve hayata bakışını ifade etmiştir.


Yapı

Galata Köprüsü, herhangi bir nazım şekli ve biçimsel özellik taşımamaktadır. Bu şiirini yapısını beyit, bent ve farklı bölümlemeler belirlemez. Galata Köprüsü herhangi şekle ve vezne bağlı olmayan serbest tarzda yazılmış bir şiirdir. Şiir, söyleyicinin dilinde günlük hayattaki konuşma gibi akmaktadır. Şiirin yapısı, söyleyicinin ele aldığı gerçeklikle ilişkisine göre inşa edilmiştir.


Tema

Şiire bakıldığında günlük hayattaki bir manzaranın yine günlük bir dille rahatlıkla ifade imkânı bulduğu söylenebilir. Şair bu şiir ile söyleyici arasındaki mesafeyi kaldırmak istemiştir. Bu nedenle şiirde, hayatı ve geçim derdini çok önemsemeyen biri sözkonusudur. Metnin tematik çerçevesi de bu kişinin hayata ve insanlara bakışı etrafında şekillenir. Şiirin “müreffeh sınıf”ların değil, “çalışan insanların hakkı olduğunu ve onların zevkine hitap etmesi gerektiğini” savunan Orhan Veli bu şiirinde de geçim derdindeki insanları şiirine taşımaktadır. Fakat şiirde söyleyicinin konumu, geçim derdinde olan insanlardan farklı olarak bu derde oldukça kayıtsızdır. Haliyle şiir “hayat karşısındaki kaygısızlık” temasını inşa ettiği ve bunun etrafında geliştiği söylenebilir. Aynı zamanda bu temanın “yaşam sevinci” ve “gelecek kaygısı” gibi kavramsal çerçevelerlede desteklenmektedir.


Dil

Orhan Veli, şiir diliyle sokak dili arasında bir fark bulamaz, kendi deyimiyle “şiirin özel bir dilinin olmadığını” savunur. Galata Köprüsü de duru haliyle “konuşma dili”nin bir ürünüdür. Hatta şiirin “ben” ve “sizler” şeklinde günlük konuşma diyalogu kurduğunu söylemek bile mümkündür. Söz gelişi “Bir ben miyim keyif ehli, içinizde?”, “Bakmayın” ve “Bir şiir söylerim belki size dair” ifadeleri bunun göstergesidir. Söyleyicinin, “içinizde” ifadesiyle kendisini de bu “bütün”den dışlamayarak, parçası olduğunu açıkça hissettirmektedir. Sanat için kendini ve şiiri yormayan Orhan Veli edebi sanatlara ve söyleyişlere yönelmez. Şarin bu

tutumu sayesinde, şiirlerinin gücünü doğallığından aldığı gözlenir.

Çağlar BOSTANCI